Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bursa'daki ziyaretleri kapsamında gençlerle bir araya geldi. 14 Mayıs'ta yapılması öngörülen 2023 seçimlerine ilişkin konuşan Erdoğan, "Bu bahar bir başka bahar olacak" dedi. Erdoğan ayrıca altılı masaya da tepki göstererek, "Kendilerine kukla bir aday arıyorlar" ifadelerini kullandı.

 

Bursa'da gençlerle buluştuğu "İlk Oyum AK Parti'ye, İlk Oyum Erdoğan'a" programına katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, ülkenin ve milletin umudu gençlerle bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bursa'daki açılış törenine katılanların sayısının, aldığı resmi rakamlarla 120 bin kişiyi bulduğunu belirterek, "Tabii bu bir şeyi gösteriyor. Allah'ın izniyle inşallah mayıs bir başka olacak. Bu bahar bir başka bahar olacak. İnanıyorum ki siz gençlerimizle birlikte, siz hanım kardeşlerimle birlikte biz sandıkları bu defa çok farklı bir şekilde patlatacağız. Buna var mıyız?" ifadelerini kullandı.

AK Parti Gençlik Kolları Başkanlığı tarafından İstanbul'da düzenlenen Üniversiteli AK Gençlik Festivali'nde (ÜniAK FEST) sanatçı Cengiz Kurtoğlu'nun "Duyanlara Duymayanlara" şarkısıyla sürpriz yaptığını anlatan Erdoğan, "Volkswagen Arena'da bize sürprizi yaptı, sonra bir telefon görüşmesi yaptık. 'Başkan, 65'ten sonra beni ne hallere soktun.' dedi. Bu gençlik var ya bu gençlik, evvelallah herkesi çok daha farklı bir hale getirir. Ama durmayacağız, çalışacağız, gayret edeceğiz ve tüm genç kardeşlerimizi sandıklara taşıyacağız ve sandıklardan da inşallah o sesi çıkaracağız." diye konuştu.

 

 

"GENÇLERİMİZİN VİZYONUNA ŞAHİT OLDUKÇA GELECEĞİMİZE UMUTLA BAKIYORUZ"

Ülkenin tüm genç yüreklerine selamlarını ileten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Gençlerimizle her bir araya gelişimizde sizlerin sevgisine, enerjisine, coşkusuna, vizyonunuza şahit oldukça geleceğimize daha büyük bir umutla bakıyoruz. Bazıları diyor ki 'Bu enerjiyi nereden buluyorsun?' İşte enerji burada. Farklı bir yerde aramaya gerek yok. Bu tablo aynı zamanda bize, sizlere miras bırakacağımız Türkiye Yüzyılı'nın inşası için daha çok çalışmamız, daha fazla mücadele etmemiz gerektiğini hatırlatıyor. İnşallah 14 Mayıs'ta yapılacak seçimlerde ilk defa oy kullanacak siz kıymetli gençlerimizle yol arkadaşlığı yapmamızı bize nasip eden Rabbime hamd ediyorum. Sizlerin sayesinde aradan 40 yılı aşkın vakit geçmiş olsa da geçmiş dönemlerimizdeki heyecanı hatırlatıyor, aynı duyguları tekrar yaşıyoruz."

 

Gençlik yıllarında, Türkiye'nin meselelerinin çok başka olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "O eski Türkiye'nin imkanları da çok başkaydı. Şimdi 20 yılda ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmet altyapısının üzerinde her alanda dünya ile yarışmaya hazır bir gençlik görüyoruz. Halbuki bizim gençliğimiz üç 'Y' ile kuşatılmıştı: Yasaklar, yokluklar, yoksulluklar. Kavgalarla dolu bir Türkiye'de geçti bizim gençliğimiz. İleride ülkemizin yakın siyasi tarihi vicdanlı bir değerlendirmeyle yazıldığında bu iki dönem arasındaki fark çok daha iyi anlaşılacaktır." değerlendirmesini yaptı.

Erdoğan, ilk defa oy kullanacak gençlerle ilgili olarak, "Bugün önümüzdeki seçimlerde ilk defa oy kullanacak siz gençlerimizden beklentimiz elinizin altındaki imkanlarla dünyayı ve ülkemizi en iyi, en doğru şekilde okumanızdır. Maziden atiye sağlam bir köprü kurmadan, bu okumayı güçlü bir şekilde yapmadan, nerede bulunduğumuzu özellikle nereye gideceğimizi de bilemeyiz. Biz her konuda olduğu gibi, bu hususta da siz gençlerimize güveniyoruz. Birileri gibi gençlerimizi iradesi ipotek altında tutulacak vitrin süsü, konu mankeni olarak asla görmedik, görmüyoruz." diye konuştu.

 

"BURAYA GÖKTEN ZEMBİLLE İNMEDİK"

AK Parti'yi kurarken, Türkiye'nin gerçek anlamdaki ilk gençlik kolları teşkilatlanmasını AK Parti bayrağı altında yaptıklarına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şu anda genel başkanlar arasında öyle siyasette gençlik kollarından çıkıp gelen bir başkası yok. Sadece bu kardeşiniz var, başkası yok. Biz buraya gökten zembille inmedik. Merdivenleri basamak basamak çıkarak geldik. Bunların bir kısmı kasetle geldi, bir kısmı farklı yerden siparişle geldi. Bizim böyle bir durumumuz yok. Biz, meydanlardan gümbür gümbür esinlenerek geldik." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:

"Sizlerin yaşlarında, gençlik kollarında ilk görev alan nesil şimdi bakan, milletvekili, genel başkan yardımcısı, belediye başkanı, bürokrat, iş insanı olarak gösterdikleri başarıyla bizleri gururlandırıyor. İnşallah önümüzdeki yıllarda sizlerle de aynı gururu biz yaşayacağız. Şimdi genel başkanınız olarak, cumhurbaşkanınız olarak gençlerimize güvendiğimiz için, gençler bunu çok iyi işlemeniz lazım. Seçilme yaşını ne yaptık? Önce 25'e, ardından ne yaptık, 18'e düşürdük. Kanunlarımıza göre reşit sayılan her bir gencimizin sadece seçme değil, seçimle gelinen görevlerde de sorumluluk alabilmelerini biz sağladık. Gençler biz size güvendik. Bu CHP'si filan bunlar niçin bu adımları atmadılar? Niçin bunlar gençlerin önünü açmadılar? Ama biz güvendik. Niye? Çünkü biz şuna inanıyorduk: 'Fatih 20 yaşında bir çağı kapatıp bir çağı açtığına göre, onun torunları olarak bizler de aynısını yaparız.' dedik. Ve oldu mu? Oldu. Onlar kadırgaları karadan yürüttüler. Bunlar anlamaz ha anlamaz. Yahu bunca zamandır bu ülkede siyaset yapıyorsunuz. Denizin altından siz metro yaptınız mı? Bu metroyu kim yaptı? Biz yaptık. Avrasya Tüneli'ni kim açtı? Biz açtık. Hani gücünüz yetiyorsa, bir de siz yapsaydınız. Biz Haliç'i temizledik, bunlar Haliç'i doldurdular. Yahu bunlarda temizlik diye bir şey yok. Bunlarda 'Böyle kalkıp da dünyaya örnek gösterilecek bir şey yapalım.' böyle bir dert yok, çünkü bunlar dertli değil. Biz dertliyiz dertli. Neler yaptık, neler yapıyoruz, neler yapacağız."

 

"'KONUŞ' DEYİNCE KONUŞACAK KUKLA BİR ADAY ARIYORLAR"

Erdoğan, Bursa'yla ilgili olarak, "Şu Bursa'yı nereden, nereye getirdik? İstanbul'dan gel, Bursa'dan geç, İzmir'e yönel 7-7,5 saatte olan bu güzergahı biz 3 saate indirdik. Bay Kemal, artık seni yormuyoruz görüyorsun. Yani, 7-7,5 saatte gittiğin bu yolu 3 saate indirdik daha rahat gidebilesin diye ama İzmir'e uğradığın da yok." diye konuştu.

Türkiye'nin çok partili siyasi hayata geçtiği dönemi hatırlatan Erdoğan, şunları söyledi:

"Ülkemizde çok partili siyasi hayata geçildiğinde kadınlarımız ve gençlerimiz başta olmak üzere tüm vatandaşlarımız 'Oy namustur.' dediler. Siyasi iradelerine, sandığa canları pahasına sahip çıkmışlardı. Bugün olduğu gibi o dönemde de insanımızı 'Gel' deyince gelecek, 'Git' deyince gidecek, 'Şuraya oy ver' deyince verecek güruh olarak gören çarpık bir zihniyet vardı. Tek parti, faşizmi, artı bu zihniyet, aday olarak milletin karşısına çıkardığı kendi mensuplarına bile aynı muameleyi göstermekten çekinmediler. Şimdi kendilerine 'Gel' deyince gelecek, 'Sus' deyince susacak, 'Konuş' deyince konuşacak kukla bir aday arıyorlar. Bulamıyorlar. Dertleri, milletimizin namusu olarak gördüğü oylarla ülkeyi yönetecek sizlerin geleceğini inşa edecek bir cumhurbaşkanı çıkarmak, milletvekili seçmek değil. Bunların tek dertleri, her biri diğerinden hazzetmeyen, sayısının 6 mı, 10 mu olduğunu bilemediğimiz masa ortaklarının çıkarlarına göre hareket edecek bir isim bulmaktır."

Buradaki konuşmasında altılı masanın cumhurbaşkanı adayıyla ilgili gündemdeki tartışmalara işaret eden Erdoğan, "Milletimiz ülkesini yönetmek için cumhurbaşkanı seçmenin peşinde, bunlar masa ortaklarının yöneteceği aday bulma peşinde. Böylesine bir algoritmaya bedava oynanan oyunlarda bile rastlayamazsınız. Çünkü bunların kafası henüz Türkiye Yüzyılı'na erişememiştir. Bunlar artık sürümden kalkmış olan, güncellemesi bile yapılamayan 1990'ların, 1970'lerin siyaset formatında kalmış tiplerdir." diye konuştu.

Muhalefetin vaatlerinin Türkiye'yi yeniden eski Türkiye'ye döndürmek olduğunu belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

"Eski Türkiye dedikleri ne biliyor musunuz? 'Eski Türkiye', günlük hayatınızın hemen her anında yararlandığınız imkanların neredeyse hiçbirinin olmadığı Türkiye'dir. Eski Türkiye her işin çok emekle yürütüldüğü, buna karşılık çok az sonuç alınabildiği, çok az mesafe katedilebildiği Türkiye'dir. Eski Türkiye, insanların birbirleriyle sınırsız iletişimi bırakın, asgari müştereklerde bile buluşmakta zorlandığı Türkiye'dir. Eski Türkiye, siyasette, ticarette, bürokraside, akademide, sanatta velhasıl hayatın her alanında bir avuç seçkin azınlık dışında kimseye şans verilmeyen Türkiye'dir. Eski Türkiye, altılı masanın bizzat uygulamaları olarak gösterdiği gibi kavganın, kargaşanın, ayak oyunlarının eksik olmadığı Türkiye'dir. Eski Türkiye, siyaset kurumunun, milletin sorunlarına çözüm üretmek yerine sürekli kriz ürettiği, suni krizleri tetiklediği Türkiye'dir."

 

"ÜÇ ÇEYREK ASIR SONRA 'YETER, SÖZ DE KARAR DA GELECEK DE MİLLETİNDİR' DİYORUZ"

"Altılı masa denilen ucube yapının gıdası, eski Türkiye'nin milletimiz için zulüm, birileri için ayrıcalık aracı olan yoksulluğudur, yoksunluğudur, husumet iklimidir, sömürü düzenidir." diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Biz 20 önce ülkemizi yönetme sorumluluğunu üstlendiğimizde tıpkı rahmetli Menderes'in, 73 yıl önce yaptığı gibi 'yeter' dedik. Gençler, milli iradeyi hiçe sayan vesayete 'yeter' dedik. Hak ve özgürlükleri ayaklar altına alan zulüm düzenine 'yeter' dedik. Milletimizi geri kalmışlık prangasına mahkum eden çarpıklığa 'yeter' dedik. İtilmişliğe, kakılmışlığa, milli onurumuzun örselenmesine 'yeter' dedik. Terör örgütlerine, onların iplerini ellerinde tutanlara, dökülen kanlara, yaşatılan acılara 'yeter' dedik. Darbecilere, onları üzerimize salan küresel emperyalistlere 'yeter' dedik. Maruz kaldığımız her saldırının sinsi refakatçileri olan siyasi ve ekonomik tetikçilere 'yeter' dedik. Evet, bu ülkeye ve bu halka zulmeden kim varsa hepsine de rahmetli Menderes gibi 'Yeter, söz milletindir.' dedik. Fakat biz bunlarla yetinmedik. 'Yeter, söz de karar da milletindir.' diye ilave ettik. Şimdi de yaklaşık üç çeyrek asır sonra tekrar 'Yeter, söz de karar da gelecek de milletindir.' diyoruz."

Seçimle ilgili konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bursa'dan başlayarak dalga dalga 81 vilayetimize, oradan dünyanın dört bir yanındaki her bir vatandaşımıza ulaşarak ülkemizin ve milletimizin geleceği için hiçbir vaatleri, hiçbir programları, hiçbir vizyonları olmayanlara ne diyeceğiz? O kadar, 'yeter' diyeceğiz. Kapısına gitmedik, eser ve hizmetlerimizi anlatmadık, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu paylaşmadık kimse bırakmayacağız. Gençler, hedefimiz gönlünü kazanmak suretiyle 85 milyonun her bir ferdine, doğruya doğru dedirtmektir. Meydanlarda bize verilen her desteğin, sandıkta bize verilen her oyun, Türkiye Yüzyılı'nın inşasına yapılan bir katkı, bu kutlu yola döşenmiş bir tuğla olduğunu asla unutmayacağız." ifadelerini kullandı.

"GENÇLERİN BİRİNCİ PARTİSİ HEP AK PARTİ OLDU"

Erdoğan, AK Parti'nin kurulduğu günden bu yana girdiği 15 seçimden zaferle çıktığını ifade ederek, milletin tamamı gibi gençlerin de birinci partisinin hep AK Parti olduğunu anlattı.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde de gençlerin ilk tercihi olduklarını aktaran Erdoğan, "Gençleri AK Parti'ye yakıştıramayan, daha doğrusu gençlerin AK Parti ile birlikte yol yürümesini hazmedemeyen bir kesim, bu gerçeği bir türlü kabul etmek istemiyor. Halbuki biz sadece son 2 senede gençlerimizde 36. buluşmamızı yapıyoruz. TEKNOFEST'lerden, çeşitli kurumlarımızın gençlik programlarına kadar daha pek çok vesileyle de gençlerimizle bir araya geliyoruz. Sevgili gençler, bırakın ülkenin dört bir yanında gençlerle kucaklaşmayı, belki aynı dönemde kendi çocuklarıyla 36 defa bir araya gelmemiş olanlar, bizi gençlerden uzak kalmakla itham ediyor." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Gerçi bunların her işi böyle. Üniversite açarız, okul yaparız, kitap dağıtırız, yurt inşa ederiz, kredi, burs veririz hepsine karşı çıkarlar, hepsine çamur atarlar. Hastane yaparız, sağlık personeli yetiştiririz, hizmetin en iyisini veririz sadece karşı çıkarlar, sadece engel olmaya çalışırlar. Terörle mücadele ederiz, sınır ötesi harekatlar yaparız, dünyanın dört bir yanında destanlar yazarız sadece mecliste takoz koyarlar, tezkerelere ret oyu verirler. Hakim, savcı alırız, adalet teşkilatımızı güçlendiririz sadece mırın kırın ederler. Kara yolu yaparız, havalimanı yaparız, demir yolu yaparız, uzaya uydu göndeririz, sadece geliştirdiğimiz işbirliği modellerine, projeleri yapan firmalara saldırırlar. Ne derler? 'Bak biz geliyoruz, bir kuruş alamayacaksınız.' Yahu gelemeyeceksiniz be gelemeyeceksiniz. Baraj yaparız, yerli ve yenilenebilir enerji tesisleri kurarız, nükleer güç santrali inşa ederiz sadece işlemleri iptal etmek için mahkeme, mahkeme dolaşırlar. Konut yaparız, millet bahçesi yaparız, millet kütüphanesi yaparız, ağaç dikeriz, sadece eleştirirler, sadece engel çıkartırlar."

"GENÇLERİMİZLE YAPACAĞIMIZ NÖBET DEĞİŞİMİNİN VAKTİNİN YAKLAŞTIĞINI BİLİYORUZ"

Hangi alana bakılırsa bakılsın aynı manzarayla karşılaşılacağını belirten Erdoğan, "Millete söyleyecek sözü olmayanın gençlerimize vaadi ne olabilir ki? Kendilerini hapsettikleri yalan ve iftira kalesinden başka dünyaları olmayanlarla hangi vizyonu, hangi projeyi tartışacağız? Gençler, onun için biz sözümüzü milletimize söylüyoruz, biz sözümüzü işte burada olduğu gibi gençlerimize söylüyoruz." ifadelerini kullandı.

Programda gençlere seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Türkiye Yüzyılı'nı birlikte biçimlendirelim, birlikte planlayalım, birlikte inşa edelim. Çünkü biz başlatacağız ve sonra nöbeti sizlere devredeceğiz. Gençlerimizle yapacağımız nöbet değişiminin vaktinin de yaklaştığını biliyoruz. Kendimizi artık gençlerimizin devrinin misafirleri olarak görüyoruz. Önümüzdeki seçimleri, ülkemizin içinden geçtiği kritik dönemde küresel yönetim ve ekonomi düzenindeki hak ettiği yerin gerisine düşmemesi için önemli görüyoruz. Sonra meydanda at da söz de sizin olacaktır. Gençlerimizden beklentim, tıpkı bizden öncekiler gibi tıpkı bizim gibi sizin de 'Yeter söz de, karar da milletindir'. Ruhtan, ilkeden, yoldan asla sapmamanızdır. Biz 40 yıldır her ne yaptıysak milletimizle birlikte olduğumuz için yaptık, milletimizin desteğiyle yaptık, milletimiz için yaptık. Sizlere bırakacağımız en büyük miras da bu olacaktır."