Çok değil bundan birkaç yıl önce Başkent Ankara sokaklarında, otobüs duraklarında, yani halka açık her yerde ilginç el ilanlarına rastlardık. Bu ilanlarda “Kredi alamıyorsanız bizi arayın” şeklinde ifadeler yanı sıra bir de cep telefonu bulunurdu.
Özellikle ödeme güçlüğü çeken ve bankalardan kaynak bulamayan kişileri hedef kitle olarak belirleyen bu ilanları, dönemin Ticaret Bakanlığı tarafından alınan sıkı önlemlerin ardından uzun süredir görmez olduk.
Ancak ekonomi yönetimi ve Merkez Bankası’nın kredi kartlarıyla ilgili birtakım önlemler almaya hazırlandıklarını bizzat kendileri tarafından duyurulması milyonlarca kredi kartı kullanıcısını tedirgin etti. Hatta tam sayıyı söyleyelim. Bankalararası Kart Merkezi verilerine göre Türkiye’de 2023 yılı sonu itibarıyla 90 milyonu ön ödemeli kart olmak üzere kredi kartı sayısı 207 milyon 821 bin 815 olmuş.
Daha önce de belirttiğimiz gibi kulislerde bu konuyla ilgili çok sayıda seçenek dolaşıyor. Bunların en çok öne çıkanı ise taksit sayısının azaltılması. Gerçi hâlen kuyumculuk ürünleri ile cep telefonunda taksit yapılamıyor. Buna karşılık, mobilya, beyaz eşya ve diğer elektronik ürünlerde sınırlı da olsa taksit yapılıyor.
Sektörel limitli taksit seçeneği de olabilir
Her ne kadar ‘taksit kaldırıldı’ haberleri üzerine hem İletişim Başkanlığı Dezenformasyon Merkezi hem de Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek böyle bir düzenleme olmadığını söyleseler de ‘gündemimizde böyle bir şey yok’ da demediler. Yani ‘yapmayacağız’ da demediler.
Kesin olan şu ki taksit ile ilgili bir düzenleme olacak. Özellikle sağlık ve eğitim gibi kritik alanlarda sektörel limit belirleyerek taksitlendirmeye izin verilebileceği bunların dışında ise taksitin tamamen kaldırılabileceği konuşuluyor.
Kredi kartı limitlerine de kesin bir sınırlama getirilmesi bekleniyor. Ancak bunun mevcut kartlara değil yeni düzenlenecek kartlara uygulanması daha büyük olasılık olarak öne çıkıyor. Yeni kartlarda gelirin 4 katı ile sınırlandırılan limitin, 3’e hatta 2’ye düşürebileceği de belirtiliyor.
Ancak eğer seçeneklerin en radikali tercih edilir ve hem mevcut limitler azaltılıp, hem de taksit tamamen kaldırılırsa, yazının başında belirttiğimiz ilanları yeniden görmek mümkün. Hatta teknolojinin daha da ilerlediği, sosyal medya kullanımının artışını da göz önünde bulundurursak, bu mecralarda sıkça sponsorlu kredi ilanlarına rastlamamız büyük olasılık.
Kronik hale gelen enfl asyonu düşürmek için çok agresif bir şekilde çalışan ekonomi yönetiminin harcamaları kısıtlama politikalarını oluştururken, finansmana erişimde güçlük çeken vatandaşların, tefecilere yönelme riskini de göz önünde bulundurması gerekiyor.
