Suriyeli tercüman Alaaddin Şırkat, Gaziantep'de meydana gelen kazada dehşet anlarını anlatırken, "Şarampole yuvarlanan aracın yanına indiğimizde sürücü şoför kapısının altında yatar vaziyetteydi. İsmini sorduk, ‘Aziz’ dedi. Umut, Muhammed ve sağlıkçılar şahsı ambulansa bindirirken ben çıkmadım, bütün çabayı kaydettim. Bekir yorulduğu için ambulansın gölgesinde soluklanıyordu. Tam şahsı bindirirken o korkunç gürültü koptu. Kendimi direkt şarampole attım, su kanalına girdim. Üzerime insanlar düşmeye başladı. İlk önce 2 itfaiyeci düştü, sağ idiler. Kısa süre sonra inleme sesleri kesildi. Orada son nefeslerini verdiler. En son Umut düştü kanala. Başından darbe almıştı ve ölmüştü. Korkunç bir andı. Şoka girmiş hâlimle yola çıktım. Muhammed kenarda yatıyordu. Meğer bir yaralının kurtuluşunu değil, arkadaşlarımın son anlarını kaydediyormuşum. Bu çok acı bir şey, hâlâ kendime gelemedim." dedi.