Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi Müdürü Celal Uludağ, depremlerin büyük üzüntü yaşattığını, depreme hazırlık noktasında daha önceden hazırladıkları planı hemen devreye aldıklarını söyledi.

 

Depremden çok kısa bir süre sonra hemen müzeye geldiğini ve görevlilerle kontrollere başladıklarını anlatan Uludağ, şöyle konuştu: "Güvenlikçi arkadaşlarla beraber koordinasyon içerisinde müzeyi kontrol ettik. Yapılan kontrollerde, müze içerisinde, müze çevresinde bir sıkıntı olmadığını tespit ettik. Özellikle müze salonları ve vitrinleri bizim için çok önemliydi. Salonlar içerisinde, vitrin içerisindeki eserlerde ve depolarda yapılan kontrollerde çok büyük bir sıkıntıya rastlanmadı. Sadece vitrinlerde bulunan pişmiş toprak eserlerden birkaçının çatladığını gördük. Zaten bu eserlerin restorasyonuna da hemen deprem sonrasında müzedeki restoratör arkadaşlarımız tarafından başlandı ve bunların restorasyonu tamamlandı."

Uludağ, müzede neolitik döneme ışık tutan ve "tarihin sıfır noktası" olarak nitelendirilen Göbeklitepe ile Karahantepe gibi, kentin birçok noktasında devam eden kazılarda çıkarılan eşsiz eserlerin sergilendiğini anımsatarak bu eserlerin teşhirinde gösterilen hassasiyet sayesinde depremde herhangi bir zarara rastlanmadığını vurguladı.

Mozaik Müzesi'ndeki eserlerde de bir hasarın oluşmadığını aktaran Uludağ, "Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi 12 bin yıllık eserlere ev sahipliği yapan bir müze. Özellikle Göbeklitepe, Karahantepe, Balıklıgöl heykeli Şanlıurfa Müzesi'nde teşhirde bulunuyor. Bu eserler üzerinde yaptığımız incelemelerde, eserlerin depremden dolayı herhangi bir zarar görmediğini tespit ettik." dedi.

Uludağ, tüm müze personelinin görevinin başında olduğunu belirterek, Kültür ve Turizm Bakanlığının onayının ardından en kısa sürede ziyaretçileri ağırlayacaklarını dile getirdi.