Galatasaray'ın efsane ismi Fatih Terim'in hayatını konu alan 'TERİM' adlı belgesel cuma sabahı ABD merkezli online dizi ve film platformu Netflix'te yayınlandı. Sarı-kırmızılı taraftarlar başta olmak üzere Türk futbolseverler tarafından yoğun ilgi gören belgesel sosyal medyada en çok konuşulanlar arasında yer aldı.

Fatih Terim belgeseli cuma günü Netflix üzerinden izleyenler ile buluştu. Türk futbol tarihinin efsaneleri arasında görülen teknik direktörün kariyerine ve özel hayatına odaklanan yapım futbolseverler tarafından yoğun ilgi gördü. Efsane teknik adamın Adana'da başlayan hayat hikayesinin ele alındığı tarihi belgeselde İtalyan temsilcileri Fiorentina ve Milan'daki günlerine de yer verildi.

Dört bölümden oluşan belgeselde sarı-kırmızılı ekibin efsane isimleri Gheorghe Hagi, Gheorghe Popescu, Cláudio Taffarel, Felipe Melo, Fernando Muslera ve Portekiz futbolunun önde gelen isimleri Nuno Gomes ve Rui Costa gibi dünyaca ünlü yıldızlara da yer verildi.

ft.jpg

"TAMAMEN ZAMAN KAYBI"

Spor yorumcusu Mehmet Demirkol, Fatih Terim'in hayatını konu alan belgeseli sert sözlerle eleştirdi. Socrates YouTube kanalındaki Karşı Karşıya programında belgesele değinen Demirkol, Fatih Terim belgeselinin tamamen zaman kaybı olduğunu ifade ederek şunları söyledi:

"Tamamen zaman kaybı. İşim olmasa bırakırdım. Bu belgesel değil. Fatih Hoca mektup yazmış. Yani kendi sevenlerine, Galatasaraylılara, merak edenlere, Floransa'dakilere... Yani demiş ki "Arkadaşlar ben sizi seviyorum, beraber işler yaptık. Böyle bir maceraydı bu. İşte ben de Adana'dan çıktım. Floransa'da kahraman oldum. Türkiye'de kahraman oldum. Türk futbolunun en iyi teknik direktörü oldum, tartışmasız. Ben de size bir mektup yazıyorum.

ft2.jpg

BU BELGESEL FALAN DEĞİL

Bu 15 dakika da olabilirdi, 4 saat olmasına gerek yok. Bu belgesel falan değil. Bu methiye. Güzelleme. Hatta kendi kendine yaptığın için methiye de denemez. Buna divan edebiyatında "fahriye" deniliyor. Kendine güzelleme yazmış hoca. Bu da çekilmiş. Bir sakıncası var mı? Yok. Ama bu belgesel mi? Değil.

 

BİR ZAHMET ONDAN DA BAHSET

Belgesel olsa, için de şunlar da olur; 2013'te Ünal Aysal ile ayrılıyor. Hoca diyor ki "Bana bir haksızlık yapıldı, ben de ayrıldım." Bunu söyleyebilir hoca, çünkü öyle hissediyor. Kendi açısından haklı. Ama sonra milli takımla anlaşma imzalamışsın, bir zahmet ondan da bahset. Şimdi onu buraya koymadın mı şiir olur. Ama ben şimdi Neymar'a baktım. Babasıyla olan kavgasını bile koymuş. Onun da kendisinin yaptığı şey. Yeni jenerasyonları biraz daha ikna etmek için full güzelleme, ne kadar yararlı olur bilmiyorum.

BU HAYATA NE KADAR SARILDIĞINI, NE KADAR ÖNEMSEDİĞİ GÖSTERİR

Bence Fatih hocanın çok acayip iki hikayesi var. Birisi parmak hikayesi. Parmağının ucu koptu. 10-15 gün hastanede kaldı. Bu hayata ne kadar sarıldığını, ne kadar önemsediği gösterir. Başka özellik ise herkesin başında geçmiştir. İnanılmaz, fevkalede bir hafızaya sahiptir. Mesela bir gün bir oyuncuyla karşılaşıyor. Ve o oyuncu başka bir alt yapıda. İsmini falan vermeyeyim. 16 yaşındayken karşılaştığı bir oyuncu. 20 sene sonra böyle kalabalık içinde onu görüyor ve baban nasıl diye soruyor. 20 sene önce görmüş onu. Bence bu hocanın en etkileyici tarafı. Hiç bir şeyi unutmaz.

ft3.jpg

HOCA NE İSTEMİŞSE, ONU KOYMUŞLAR BELGESELE

Hoca uyumaz. Hocanın yardımcısı gözü açık uyumayı öğrenmiş. Sabah 3'e, 4'e kadar oturur seninle, çalıştırır. Beraber maç izletir, sonra bir bakarsın, sabah 8'de antrenman sahasında. Sen bunu belgesel de gördün mü? Hayır. Hocayı farklı kılan şey aslında bu. Hoca ne istemişse, onu koymuşlar belgesele. Mesela İtalya'da öğrencileri var. Mesela git José Mourinho ile konuş, Arsène Wenger ile konuş. Şampiyonlar Ligi UEFA finali oynamışsın vs anlatabildim mi? Ama belli ki, hoca belli bir tablo istemiş, onun üzerinde dönmüş iş. Ama mesele değil. Bir daha yapılır. "Yani bu mektup, yenisi daha iyi olur" denilebilir.

Son olarak şunu söyleyeyim; bence hocanın algısı çok fazla açıkken, eleştirilerin içinde kendisi için yararlı şeyleri toplarken, çok daha başarılı bir profesyoneldi. Ne zaman ki çevresi onu korumak için kapandı, sorun oldu. Onun çevresinden bir şey duymuştum bir kere "Ya bizdensin ya karşıdasın." Öyle kapanmaya başladığın zaman profesyonel açıdan iyiye gitmiyor. Bence çok zarar verdi bu"