Hızlı bir yarışın içindeyiz ama kazananı olmayan!

Bizden önceki kavim ve milletleri helak eden bir yarış…

Firavun’un kazanamadığı, Karun'un kaybettiği, Ad kavminin, Semud kavminin, Medyenlilerin helak olduğu bir yarış…

Romayı, Sasaniyi, Bizansı yok eden, imparatorlukları çökerten bir yarış…

Allah’a savaş açtırtacak kadar gözleri kör eden bir yarış…

Bu yarışın adı; Çokluk yarışı… Biriktirme yarışı, Doyumsuzluk yarışı…

Savaşlar neden yapılır? Kanlar neden dökülür?

Evler neden tahrip edilir? İnsanlar neden yurtsuz bırakılır?

Çocuklar neden yetim kalır? Kadınlar neden dul kalır?

İnsanlar neden vatanlarını terk etmek zorunda kalır?

Hepsi bu yarış yüzünden değil mi? İnsanın dünyaya ait taşıdığı hırs ve tamah yarışı…

Ama bilelim ki bu yarışın kazananı yok. Bu yarışta önde gidenler kaybettiler… Arkadan gelenler kaybedecekler…

Rabbimiz bizi uyararak şöyle buyuruyor "Çoğaltma yarışı sizi oyaladı durdu. Ölüp kabre girinceye kadar bu haliniz devam etti. Ama iş sizin zannettiğiniz gibi değil yakında bileceksiniz! Hakikatin ne olduğunu, nasıl bir aldanışın içinde olduğunuzu yakında bileceksiniz." (Tekasür 1-4)

Hz. Ömer şöyle buyurdu: "Hesaba çekilmezden önce kendi kendinizi hesaba çekin. Büyük duruşma için hazırlık yapın. Ahiretteki hesap, ancak dünyada nef­sini hesaba çekmiş olanlar için hafif ve kolaydır."