Kâinatın idaresinde suhûlet var…..

RÜSTEM GARZANLI

30-10-2022 14:41

Kâinatın idaresinde suhûlet var…..

Yirmi İkinci Söz Birinci Makam Dokuzuncu Bürhan’da iki mesele iş’ar edilmiş.

Biri Allah’ı tanımamanın dehşetinden bir diğer mesele ise; bu muhteşem kâinat nasıl olur da bir tek Zat tarafından kolayca yaratılır ve idare edilir sorusundan.

Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, eşyanın kolay idare edildiğini çok harika bir üslup ile ispat etmiştir. Bürhan’ın hemen girişinde: “Asıl istib’ad, asıl müşkülat, hakiki suûbetler ve dehşetli külfetler O’nu tanımamaktadır.”1 diye ifade edilir.

Maalesef, günümüzde bir kısım insanlar iman, ibadet ve ahlâktan uzak durmayı esas kabul etmiş ve hiçbir kayıt tanımayacak kadar yoldan çıkmıştır. Bunlara kâinatın yaratılışından söz etseniz ve bu âlemde hiçbir şeyin hikmetsiz, gayesiz olmadığını anlatsanız, onların nefisleri hemen rahatsız olur, çok basit bir sebeple sizi dinlemekten uzak dururlar.

Akıl muhakemesinden aciz, fakir ve zavallılar bilmiyorlar ki ömür sermayesi kısadır, kısa bir ömür sürecinde kendilerini aldatıyorlar. Herhalde bu münkirler şu muhteşem âlemin bir yaratıcısı olduğunu vicdanlarında duyuyorlar, fakat hakikati ihata edemiyorlar. “Bir harf kâtipsiz olmaz.” hakikatini bir çocuk dahi kabul ettiği halde, bu kâinat kitabını kâtipsiz, sahipsiz kabul etmek nasıl düşünülebilir?

Bediüzzaman Hazretleri: “Bütün bu şeylerin icadı bir tek zata verildiği vakit, o kadar kolay olur, o kadar hiffet peyda eder ki, gördüğümüz nihayetsiz ucuzluğa ve mebzuliyete ve sehavete sebebiyet verir.”2 ifade buyurmuş ve “vahdette nihayet derecede kolaylık olduğu” hakikatinin ispatı yapmıştır.

Bu kâinat bir fabrika, bir saray, bir hane gibidir. Bir şeyi yapabilmek için her şeye yetecek bir kuvvetin bulunması gerekir. Mesela, bir meyve öncelikle dala ve ağaca tutunduğu gibi; ağaç da bahçeye, bahçe yeryüzüne, yeryüzü de Güneş’e bağlanmıştır. Dolayısıyla kâinat bir fabrika gibi muntazam çalışmakta, muhtelif mahsulleri ve mamulleri sonsuz bir kolaylıkla varlık sahasına çıkarmaktadır.

“... Nasıl bir ağaca, bir kökte, bir kanunla, bir merkezde hayat veriliyor; binler meyvelerin teşekkülü, bir meyve gibi suhûlet peydâ eder.”3 Öyle de ağaçtaki büyüme kanunu onun ruhu hükmündedir. İnsan bedeninde bütün hücrelere bir ruhtan hayat verildiği gibi; bir ağacın da bütün çiçekleri, yaprakları, meyveleri aynı kanuna bağlıdırlar.

Said Nursi Hazretleri “şecere-i kâinat” ifadesini çokça kullanır. Ve insanları bu ağacın en son ve en cemiyetli meyveleri olarak değerlendirir.

Bir ağacın bir merkezden idare edilmesinde binler meyve ile bir meyvenin farkı olmadığı, hepsi aynı kolaylıkla vücut buldukları gibi; bu kâinat ağacı da aynı kudretle, aynı iradeyle, kısacası aynı ilâhî sıfatlarla yaratılmıştır ve idare edilmektedir. Bundandır ki, kâinatın idaresinde suhûlet [kolaylık] var; suûbet [zorluk] yoktur…

Rüstem Garzanlı

30.10.2022

Dipnotlar:

1- Sözler, 22.Söz, 1.Makam, 9.Bürhan, s.455.

2- Sözler, 22.Söz, 1.Makam, 9.Bürhan, s.455.

3- Sözler, 22.Söz, 1.Makam, 9.Bürhan, s.456.

 

 

 

DİĞER YAZILARI Zevale mahkûm olan bir şey İlâh olamaz 01-01-1970 03:00 Ramazan bayramınızı tebrik ederiz 01-01-1970 03:00 Muhabbete muhabbet edelim 01-01-1970 03:00 Gıybet neden çirkindir? 01-01-1970 03:00 Şark’ın Âlimleri Bediüzzaman’ı anlatıyorlar! 01-01-1970 03:00 Gıybet neden çirkindir? 01-01-1970 03:00 Kâb-ı Kavseyn makamı 01-01-1970 03:00 Duâ rahmet kapılarını açar 01-01-1970 03:00 Meşveret edin 01-01-1970 03:00 Haset, fena insanların silâhıdır... 01-01-1970 03:00 Nefis ve Şeytanın şerrinden kurtulma çaresi 01-01-1970 03:00 Şeyh Said isyanın ardından, Sason İsyanı başlatıldı 01-01-1970 03:00 Hüsn-ü zann ile Sû-i zann 01-01-1970 03:00 Diyarbakır, “Şeyh Said Bulvarı” 01-01-1970 03:00 “Bâzen Zaaf Zâlim olur” 01-01-1970 03:00 Cenab-ı Allah, bizi şükre dâvet ediyor 01-01-1970 03:00 İsrail zulmüne dur diyecek yok mu? 01-01-1970 03:00 MEVLİD-İ NEBÎYENİZİ TEBRİK EDERİZ 01-01-1970 03:00 Besmele'nin fazilet ve ehemmiyeti 01-01-1970 03:00 Muş, Tanköy’de birbirini seven iki gencin acı sonu 01-01-1970 03:00 Hazreti Eyyûb (a.s.)’mın kıssasından günümüze mesaj (9) 01-01-1970 03:00 Hazreti Eyyub (a.s.)’ın kıssasından günümüze mesajlar (8) 01-01-1970 03:00 Hazreti Eyyûb (a.s.’dan günümüze mesaj (7) 01-01-1970 03:00 Hazreti Eyyub (as)’ın kıssasından günümüze mesajlar (6) 01-01-1970 03:00 Hazreti Eyyup (as)’ın kıssasından günümüze mesajlar (5) 01-01-1970 03:00 Hazreti Eyyup (as)’ın kıssasından günümüze mesajlar (4) 01-01-1970 03:00 Hazreti Eyyûb (a.s.)’mın kıssasından günümüze mesajlar (3) 01-01-1970 03:00 Hazreti Eyyup (a.s.)’mın kıssasından günümüze mesajlar (2) 01-01-1970 03:00 Hazreti Eyyup (a.s)’mın kıssasından günümüze mesajlar (1) 01-01-1970 03:00 Hazreti Yunus (as)’ın kıssasından günümüze mesajlar (3) 01-01-1970 03:00 Hazreti Yunus (a.s.)’mın kıssasından günümüze mesajlar (2) 01-01-1970 03:00 Hazreti Yunus (a.s.)’ın kıssasından günümüze mesajlar (1) 01-01-1970 03:00 Bediüzzaman neden siyasetten uzaklaşmıştır? 01-01-1970 03:00 Bediüzzaman Said Nursi’nin Siyasete Bakışı 01-01-1970 03:00 Ramazan Bayramınızı Tebrik ederiz. 01-01-1970 03:00 Leyle-i Berat’ın önemi 01-01-1970 03:00 Ölümden sonra kabir hayatı 01-01-1970 03:00 Şuhûr - u Selâsenizi tebrik ve tes'id ederiz 01-01-1970 03:00 Kâinatta tesanüd hükmeder 01-01-1970 03:00 Çiçekler hâl dili ile tesbih ederler 01-01-1970 03:00 Nasihatlerin tesir yolu iknadır 01-01-1970 03:00 İktisat, manevî bir şükürdür 01-01-1970 03:00 Allah’a iman 01-01-1970 03:00 İçimiz hüzünlü bir sonbahar 01-01-1970 03:00 Küll kimin mahlûku ise, cüz’ de O’nun mahlûkudur 01-01-1970 03:00 Bütün varlıklar Allah’ı tesbih ederler 01-01-1970 03:00 Kendini gösteren birlik mührü 01-01-1970 03:00 Tevhid mührü 01-01-1970 03:00 Zevale mahkûm olan bir şey İlâh olamaz 01-01-1970 03:00 “Önce iman, sonra namaz" 01-01-1970 03:00 Annem yanımıza gelse…. 01-01-1970 03:00