Bediüzzaman hazretleri, “Namaz kılmayan haindir, hainin hükmü merduddur.” demiştir. Bu ifadeyi kime, ne ortamda ne için kullandığı Tarihçe-i Hayatında geçiyor. Özel bir durumda ve özel şahıslara mahsus kullanılmış ise de İslamiyet’te genel bir hüküm olarak ibadetteki ve muamelattaki eksiklikler insanı sefahete ve fıska götürür.

Cenab-ı Allah (cc), insanı kâinatın halifesi ve efendisi olarak seçmiştir. Çünkü insan ibadet noktasında bütün mahlûkattan daha kapsamlı ve donanımlıdır. Bunun için insanoğluna verilen bu âlî makama karşı Allah’a şükür etmeyen insan elbette hain ve onun hükmü merduddur. 

 

Merdud, “reddolunmuş” veya “kovulmuş” manasındadır; hain durumuna düşen birinin ise toplum içinde ciddiye alınacak bir tarafı olmadığı gibi, onun sözüne de itibar edilmez. Namaz gibi önemli bir vazifeyi terk eden bir insanın ihaneti ancak hainlikle ve merdudlukla ifade edilebilir.

 

Çünkü insanın bu dünyaya gönderilişinin ana sebebi ve gayesi ibadettir. İnsan ibadet vazifesini ihmal ederse, Rabbinin vermiş olduğu nimetlerine karşı hem nankörlük etmiş olur hem de ihanet etmiş olur. Hatta insanlar arasında da itimadın ve güvenin sarsılmasına neden olanlar “hain” diye tabir edilir.

 

Bir insan namaz kılmıyorsa, namazı da inkâr ederse hem fasık olur, hem de küfre girmiş olur. Ayrıca namaza karşı kin de besliyorsa şehadeti kabul edilmeyen hain ve merduddur.

 

Said Nursî hazretleri, bu ifadenin İslâmiyet’te genel bir hüküm olduğunu risalelerinde nazara vermiştir. Namaz gibi, ubudiyetin özü olan bir ibadeti terk etmekle kâmil iman elde edilemez. Çünkü imanın neticesi ibadettir. Kâmil imana ulaşan bir insanın namaz kılmaması düşünülemeyeceği gibi, namaz kılmayan bir insanın da kâmil bir imana ulaşması düşünülemez. 

 

Hülâsa; namaz, mü’minin Rabbiyle olan en yakın münasebetidir. Namaz kılmayan insan bu münasebeti zayıflatmış, kendisini nefis ve şeytan gibi düşmanların arasına atmış olur ki; asıl büyük tehlike de budur. Namaz kılmak imandan sonra gelen en büyük hakikattir. Bundan dolayıdır ki, Kur’ân-ı Kerim’de birçok yerde tekrar tekrar namazdan bahsedilmektedir. Hiçbir ibadete bu kadar ehemmiyet verilmemiştir.

 

Örneğin, “Resûlüm! Sana vahyedilen Kitab’ı oku ve namazı kıl. Muhakkak ki; namaz, hayâsızlıktan ve kötülükten alıkoyar...”1 “Ve onlar ki, namazlarına devam ederler.”2

 

Yüce Rabbimiz daha birçok ayet ile insanları namaza teşvik etmiştir. Namaz kılmamak büyük günahlardandır. “Her bir günah içinde küfre gidecek bir yol var” gerçeğinden hareket ederek devamlı namaz kılmayan insanın zaman içinde imanı tehlikelerle karşılaşacaktır. İşte o tehlikelerden birini gören Said Nursî Hazretleri, “Namaz kılmayan haindir, hainin hükmü merduddur.” demiş. Vesselâm...

 

Dipnotlar:

 

1- Ankebut, 29/45

 

2- Mü’min, 23/9